TOKAT İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ

Tekke, Zaviye ve Türbeler

TÜRBELER VE ZAVİYELER

Esentimur Türbesi

Sevdakar Murat Türbesi

Sümbül Baba Zaviye ve Türbesi

Hatuniye-Meydan Camii Medresesi-İmareti

Ali Tusi Türbesi

Acepşir Türbesi

Burgaç Hatun Türbesi

 

Ebu Şems Hanegahı – Vezir Ahmet Paşa Türbesi

Niksar Malikgazi Türbesi

Abdulmuttalip Zaviyesi

Niksar Kırkkızlar Kümbeti

Şeyh Meknun Türbesi

Zile Şeyh Nusrettin Türbesi

Horozoğlu Zaviyesi

Almus Hubyar baba Tekkesi

Halef Sultan Zaviyesi

Turhal Ahi Yusuf Türbesi

Sefer Paşa Mescid ve Türbesi

Turhal Şehit Komutan Mehmet Nusrullah Türbesi

Pir Ahmet Bey Türbesi

Turhal Dazya Ali Baba Türbesi

Erenler Türbesi

Turhal Kesikbaş Cami, Türbesi–Şeyh Şahabettin Türbesi

TOKAT ESENTİMUR TÜRBESİ

Halk arasında Sivri Tekke olarak da bilinen Nureddin İbn-i Esentimur Türbesi, Gaziosmanpaşa Bulvarı üzerindedir. Doğu cephedeki pencere üzerinde bulunan Arapça kitabesine göre, Mart 1314’ de vefat eden Emir Nureddin İbn-i Sentimur adına inşa ettirilmiştir. Türbe 1935 yılında restore edilmiştir. Türbe kesme taştan, kare mekân üzerine tuğladan örülmüş sekizgen yıldız planlı pramidal bir külahla örtülüdür.

TOKAT SÜMBÜL BABA ZAVİYE VE TÜRBESİ

Gaziosmanpaşa Bulvarı üzerinde bulunan Sümbül Baba Zaviyesi’nin, Muineddin Pervane’nin kızına ait azatlı bir köle olan Hacı Sümbül tarafından 1292 yılında yaptırıldığı, kitabesinden anlaşılmaktadır. Evliya Çelebi, Sümbül Baba’nın Hacı Bayram Veli’nin öğrencisi ve Hacı Bektaş Veli’nin Halifesi olduğunu yazmaktadır. Selçuk hattıyla, Arapça yazılmış kitabesine göre, Sultan II. Mesut zamanında yapılan zaviyenin portal, Mescit ve Türbe bölümleri iyi korunmuştur.

TOKAT ALİ TUSİ TÜRBESİ

Türbe, Tokat il merkezi Sulu Sokak'ta yer almaktadır. Güney cephesindeki iki satırlık kitabeye göre, Ebu'l Kasım Ali Tusî tarafından M.1233-34 yılında yaptırılmıştır.

Kare planlı gövde, üstte üçgen prizmal geçişlerle sekizgene dönüşerek içten kubbe, dıştan konik biçimli külahla örtülmüş, külah dıştan kiremitle kaplanmıştır

Tamamı tuğla malzemeden inşa edilmiş türbede dış cephede mozaik çini tekniğinde süslemeler yer almaktadır. Güney cephedeki pencere alınlıklarında, firuze ve patlıcan moru renkli çinilerle yazı ve geometrik bezemeler yapılmıştır.

TOKAT BURGAÇ HATUN TÜRBESİ

Bibi Hatun Türbesi olarak da anılmaktadır.

Kitabesi bulunmaması sebebiyle kime ait olduğu bilinmemektedir. Altıgen planlı türbenin üzeri kubbe ile örtülüdür. Altıgen kubbeye geçişte pandantifler kullanılmıştır.  Yapı tamamen tuğla ve kaba yönü taşla, yığma tekniğiyle inşa edilmiştir. Yuvarlak kemerli yüzeylerin ortasında dikdörtgen formlu pencereler yer alır. Kemerler dıştan dört yapraklı yonca görünümlü pişmiş toprak süsleme dizisi ile çevrilidir. Yapının mimari durumundan XIV. yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır.

TOKAT EBU ŞEMS HANEGAHI-VEZİR AHMET PAŞA MESCİT VE TÜRBESİ

Ali Paşa Camisi’nin doğusunda yer alan yapı, Vezir Ahmed Paşa Mescidi veya Ebu'ş-Şems Hanegahı Cami isimleriyle bilinmektedir. Kuzey cephedeki kapısı üzerinde yer alan kitabesine göre; II. İzzeddin Keykavus'un oğlu Sultan Mesud döneminde Hüseyinoğlu Ebu'ş-Şems tarafından H.687(M.1288) yılında hanegah olarak inşa edilmiştir. Uzunçarşılı ve B. Karagülle'ye göre yapı; Vezir Ahmed Paşa tarafından yenilenmiş veya onarılmış olmalıdır.

TOKAT ABDULMUTTALİP ZAVİYESİ

Mahmutpaşa Mahallesi Soğukpınar yolu üzerinde bulunan Zaviye, İlhanlı Hükümdarı Ebu Sait Bahadır Han zamanında, Abdullah Bin Muhyi tarafından 1318 yılında yaptırılmış. Zaviyenin diğer ismi Ahi Muhyiddin’dir. Abdullah bin Muhyiddin 1318 yılında ölmüş ve bu türbeye gömülmüştür.

TOKAT ŞEYH MEKNUN İMARETİ (Açık Baş Zaviyesi)

Yeşilırmak köprüsü başında yer alan türbenin 13. yüzyılda Mesut Bin Keykavus zamanında imaret olarak yaptırıldığı kitabesinden anlaşılmaktadır. İçindeki mezarın kitabesi olmadığından burada yatan zatın kim olduğu bilinmemektedir. Şeyh Meknun Tekkesi veya Açıkbaş Tekkesi diye adlandırılmaktadır. Evliya Çelebi de bu yapının Bektaşi Tekkesi olarak kullanıldığını belirtmektedir. Yıkılan çevre duvarı taşları, Yeşilırmak Köprüsü'nün 1904 yılı onarımında kullanılmıştır. 1976 ve 1982 yıllarında onarım görmüştür.

L şeklinde bir plan şemasına sahip olan yapı, doğu-batı doğrultusunda uzanan kubbeli ve eyvanlı birim ile güneyde ona bitişik türbeden oluşmaktadır. Güney cephedeki kapıyla girilen kubbeyle örtülü merkezi mekanın batısında tonoz örtülü eyvan; doğusunda ise kısa bir koridorla ulaşılan beşik tonoz örtülü bölüm yer almaktadır. Eyvanın güney duvarındaki bir kapıyla da girilebilen kubbeyle örtülü, kare planlı türbenin doğu cephede yer alan bir kapıyla da dışarıyla bağlantısı bulunmaktadır. Merkezi mekan, eyvan ve türbe dikdörtgen formlu pencerelerle dışarı açılmaktadır.

Tamamen moloz taş kullanılarak yığma tekniğinde inşa edilmiştir. Köşelerde, kapı ve pencere sövelerinde kesme taş; kubbe, tonoz ve kemerlerde tuğla kullanılmıştır. Onarım sırasında dış cephelerde derzler sıva ile doldurularak, cephenin özgün mimarisi bozulmuştur. Kubbeli merkezi mekan, eyvan ve türbede bugün parçalar halinde çiniler görülmektedir. Mor renkli çini şeritler ve altıgen firuze çinilerle bezeli olduğu kalan izlerden anlaşılmaktadır.

Mülkiyeti Vakıflara ait bina halen, Tokat Belediyesi tarafından Millet Kıraathanesi olarak hizmet vermektedir.

TOKAT HOROZOĞLU ZAVİYESİ

Tokat il merkezi Meydan Mahallesi'nde Horozoğlu Türbesi'nin yanında yer alan Horozoğlu Zaviyesi, Pir Ahmed İmareti adıyla da bilinmektedir. Kitabesi bulunmayan yapının Sultan Çelebi Mehmed döneminde, Pir Ahmed Bey tarafından inşa ettirildiği kabul edilmektedir.

TOKAT HALEF SULTAN ZAVİYESİ

1291–1292 yıllarında Sultan Mesut’un birinci hükümetinde ve IV.Kılıçarslan’ın

kızı Selçuki Huand hatun döneminde Halef bin Süleyman tarafından yaptırılmıştır. Kitabesinde Selçuki HuandHatun’un yönetime ortak olarak gösterilmesi tarihi bir duruma işaret etmektedir.

Günümüzde Tokat Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Vakıf Kültür Merkezi olarak hizmet vermektedir.

TOKAT SEFER PAŞA MESCİT VE TÜRBESİ

Halkın “ Kömlekli Baba  “da dediği Türbe Sulu Sokak semtinde Ulu Cami'nin yanında yer almaktadır. Eski Kasaphane Çeşmesi kitabesinde çeşmeyi yaptıran kişi olarak belirtilen Sefer Paşa'nın buraya gömülmesi nedeniyle türbeye Sefer Paşa adının verildiği söylenmektedir.

Bugün Tokat Müzesi'nde yer alan kitabesine göre yapı, H.649(M.1251) yılında Ebubekir bin Lokman bin Mesud tarafından inşa ettirilmiştir.

Kare prizmal planlı türbe içten tromp geçişli kubbe, dıştan piramidal külahla örtülmüştür. Batı cephede giriş kapısı, doğu ve güney cephelerde birer pencere yer alırken kuzey cephe tamamen sağırdır. Kapının sağına da bir pencere açılmıştır. İç mekânda güney ve kuzey duvarlarda birer niş yer almaktadır.

Beden duvarlarının büyük oranda moloz taşla inşa edildiği türbenin batı cephesinin alt kısımlarındaki tuğla duvar örgüsünü, üst kısımlarda moloz taş duvar örgüsü takip eder. Kesme taş, kapı sövesinde; tuğla ise pencere sövelerinde kullanılmıştır. Külah kesme taş kaplamadır. İç mekânda sıva parçaları içinde ele geçen firuze renkli çini parçaları, iç süslemede çini kullanıldığını göstermektedir.

TOKAT PİR AHMET BEY TÜRBESİ

Meydan Mahallesinde, Meydan Camiinin güneyinde, Horozoğlu zaviyesinin önündedir. Yapının kitabesi olmadığından yapılış tarihi ve kim adına inşa edildiği bilinmemektedir. Ancak Bugün Tokat Müzesi'nde sergilenmekte olan, bu türbeye ait mermer lahitler üzerindeki tarihler ve isimlerden yola çıkarak yapının, Pir Ahmet Bey'in aile mezarlığı olduğu ve 15.yy.da inşa edildiği anlaşılmaktadır.

Bir görüşe göre türbe Şehzade Mehmet Çelebi’nin kardeşi Süleyman Çelebi ile yaptığı taht mücadeleleri sırasında ölen adamlarından Horozoğlu Ahmet Beye aittir.

Kareye yakın dikdörtgen planlı türbe eyvan tarzında inşa edilmiştir. Türbenin eyvan kemeri taç kapı şeklinde dışa taşıntılıdır. Eyvan dışında açıklığı bulunmayan yapının bugün üst örtüsü ve eyvan kemeri tamamen yıkılmış haldedir. Kalan izlerden tonoz örtülü olduğu anlaşılmaktadır.

Türbenin ana beden duvarları moloz taşla inşa edilmiş, eyvan kemeri ve kemeri taşıyan ayaklarda kesme taş kullanılmıştır. Kesme taş kemer ayaklarının daha sonraki bir dönemde yenilendiği görülmektedir

TOKAT ERENLER TÜRBESİ

Tokat’ın güneydoğusundaki tepede yer alan Erenler Mezarlığının hemen yanındadır. Kitabesi bulunmamaktadır. Türbenin kesme taştan yapılmış kare mekanı üzerine tuğladan örülmüş kubbe oturtulmuştur.

Plan ve mimari özellikleriyle 14.yy başına tarihlenen türbenin çevresinde 14.yy ait çok sayıda mezar taşı yer almaktadır.

Kare planlı türbenin dört cephesine kemerli açıklıklar yerleştirilmiş, üzeri kubbeyle örtülmüştür. 2009 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyonun da kubbe, dıştan külahla kapatılmıştır. İki kademeli bir cephe düzenine sahip yapının alt seviyesini kemerli düzenleme, üst seviyesini ise kubbe oluşturmaktadır. Kemer üzengi seviyesinden aşağısı toprak altında kaldığından türbenin cenazelik katına ya da sandukasına ulaşılamamaktadır.

Moloz taş yığma tekniğiyle inşa edilmiş yapının yüzeyi kesme taş kaplamadır. Kemerler kesme taşla örülmüş, kubbede tuğla kullanılmıştır. İçte geçiş elemanları yüzeyine tuğladan sivri kemerli yüzeysel nişler yerleştirilmiştir. Cephede yer alan taş kemerlerin yüzeyine, silmelerle birbirine bağlanan yarım yıldız motifleri işlenmiştir.

TOKAT SEVDEKAR MURAD TÜRBESİ

Müslihittin Mahallesi'nde Dokuztaşlar semtinde yer alan türbenin inşa tarihini veren bir kitabesi bulunmamaktadır. İç mekandaki mozaik çini süslemeleri Selçuklu dönemi yapısı olduğunu göstermektedir. Restore edilerek koruma altına alınmıştır.

Son yıllarda geçirdiği onarımlarla özgün mimari özelliklerini kaybettiği görülen yapı, eyvan türbe plan şemasına sahiptir. Üzeri Türk üçgeni geçişli kubbeyle örtülü kare mekan, batı cephede yer alan basık sivri kemerli bir eyvanla dışarı açılmaktadır. Kuzey ve güney cephelerde birer dikdörtgen pencere yer almaktadır. İç mekanda Türk üçgenleri arasında kalan yüzeylere sağır nişler açılmıştır.

Yapının ana beden duvarları moloz taşla inşa edilmiştir. Kubbe ve kubbeye geçiş elemanlarında tuğla kullanılmıştır. Önemli bir bölümü dökülmüş olmasına rağmen, ana beden duvarlarının üst örtüyle birleştiği yerde mozaik çini kuşağı dolaşmaktadır. Patlıcan moru ve firuze renkli çinilerle altı kollu yıldız kompozisyonları oluşturulmuştur. Türk üçgenleri arasında kalan yüzeylerdeki sağır nişler içinde de çini kalıntıları görülmektedir

TOKAT HATUNİYE (MEYDAN)  CAMİİ MEDRESESİ – İMARETİ

Tokat il merkezi Meydan Mahallesinde yer alan yapı; cami, medrese ve imaretten oluşan külliyenin parçasıdır. H.890(M.1485) yılında Sultan II.Bayezid tarafından annesi Gülbahar Hatun için inşa ettirilmiş cami ile arasında kot farkı bulunmasından dolayı imaret, camiden daha önce inşa edilmiş olmalıdır.

İmaret, caminin doğusunda yer almaktadır. Ayakta kalan mekanın güneyinde kesme taştan yapılmış yuvarlak kemerli bir kapı vardır. Ana mekanın üzeri tonoz örtülüdür. Tonoz başlangıçlarına geçiş, bir korniş sırasıyla yapılmıştır.

 

NİKSAR MELİKGAZİ TÜRBESİ

Niksar fatihi Melik Ahmet Gazi’nin yattığı türbedir. Tipik Selçuklu Mimarisine göre ve mescide benzer şekilde inşa edilmiştir.

TURHAL KESİKBAŞ CAMİİ VE TÜRBESİ - ŞEYH ŞEHABETTİN TÜRBESİ

İlçe merkezindeki kare planlı cami, 1759 tarihlidir. Güneybatısında türbe bulunmaktadır.

TURHALŞEHİT KOMUTAN MEHMET NURULLAH TÜRBESİ

İlhanlı eseridir. 1312 yılında yaptırılmıştır. Kitabesine göre 1301-02 yılında vefat eden emir mütebarizoğlu Şehit Mehmet Nurullah’a aittir.

TURHALAHİ YUSUF TÜRBESİ

1324 yılında, İlhanlı döneminde yaptırılmıştır. Semercilerin piri olarak bilinen Ahi Yusuf’un mezarının bulunduğu türbedir.

TURHALDAZYA KÖYÜ - ALİ BABA TÜRBESİ

Kazova’da bulunan önemli bir tarihi alandır. Burada 1370 yılında Ertana Beyliği döneminde Abdullah Bey tarafından yaptırılmış bir camii bulunmaktaydı. Çok eski çağlara ait bir yerleşme merkezidir. Çevreye yayılmış pek çok Tümülüslerden en önemlisi Dökmetepe’dir.

ZİLE ŞEYH NUSREDDİN TÜRBESİ

Fuad Köprülü'nün İlk Mutasavvıflar adlı eserinde belirttiği, Horasan'dan gelen Hoca Ahmed Yesevî'nin öğrencilerinden Şeyh Nusrettin ve müritleri Zile'nin bugün Şeyh Nusrettin köyünün bulunduğu yere yerleşmişlerdir. Türbe içerisinde bulunan Zileli Nakkaş Eminin kök boya bezemeleri ve resimleri orijinalliğini koruyarak bu güne kadar gelmiştir.